aba vakti yaba, yaba vakti aba
gereksinimler vaktinden önce ve ucuz olduğu zaman karşılanmalıdır anlamında kullanılan bir söz.
Teledungereksinimler vaktinden önce ve ucuz olduğu zaman karşılanmalıdır anlamında kullanılan bir söz.
Teleduna. sp. Aba giyilerek ve bele kuşak bağlanarak yapılan bir tür güreş.
Tatar, Özbek Türkleri ile Hatay ilimiz yörelerinde aba giyilerek ve bele yün kuşak bağlanarak yapılan bir tür güreş.
TeledunAB-Türkiye Ortaklık Konseyi kararıyla kurulan, Ankara Anlaşması ve eklerinin gümrükle ilgili hükümlerinin yerinde ve doğru bir biçimde uygulanmasını ve taraflar arasında idari işbirliğini gerçekleştirmek üzere görevlendirilen teknik kurul.
TeledunAvrupa Birliğinde Güney Doğu Avrupa ülkelerinin iktisadi istikrarını ve birliğe giriş süreçlerine etkin katılımını desteklemek amacıyla, 2000 yılı sonunda Birlik tarafından oluşturulan teknik ve mali yardım programı.
TeledunNesneleri bütün (toplamsal) Abel grupları ve okları da bu gruplar arasındaki morfizmler olan büyük kategori.
TeledunHayır, yok, olmaz, istemiyorum anlamına gelir
1. Pişmanlık ünlemi. 2. Acıma ünlemi. 3. İstek, dilek ünlemi. 4. Kızgınlık ünlemi.
Hayır, yok, olmaz, istemiyorum anlamına gelir: Karnın aç mı? Aa!
Burada: Ayşe nerede? Aa!
Çocuk dilinde büyük abdest.
Seslenme edatı
Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. Özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır.
( )olmak üzere, ( )açılımının belirlediği gerçek sayıyı biçiminde gösteren sayıtlama dizgesi, Anlamdaş. a tabanlı sayıtlama dizgesi.( )
Otomobil ile uluslararası yolcu taşımacılığı yapacak kişi veya firmalara verilen belge.
Ribozomun üzerinde amino asit taşıyan taşıyıcı RNA ların bağlandığı yer. Aminoasil yeri, aminoaçil yeri.
Ribozomun üzerinde aminoasit taşıyan taşıyıcı RNAların bağlandığı yer, aminoasil yeri, aminoaçil yeri.
A vitaminiyle takviye edilmiş veya edilmemiş hayvan ya da bitki kaynaklı bir yağ.
Kilogramında en az 4.400.000 IU A vitamini içeren bir yem katkı maddesi.
Alınan gıdalarda yeteri miktarda beta-karoten ve A vitamininin eksikliği veya A vitamininin bağırsaklardaki emiliminin aksaması sonucu genç hayvanlarda beyin ve omurilikte bozukluklar, erginlerde gece körlüğü, korneada yangı, deride kepeklenme, tırnaklarda bozukluk, kilo kaybı ve kısırlığın görüldüğü bir eksiklik, hipovitaminozis A.
Karotenlerden elde edilen ve yağda çözünen, bazı balıkların karaciğerinde, sütte ve yumurtada bulunan, gözde çubuk ve koni hücrelerinin ışığa duyarlı pigmentinin öncüsü olan bir vitamin.
(biyoloji)
Yağda çözünen, ısıya dayanıklı, ağır metaller ve ultraviyole ışınları etkisiyle oksitlenip bozulabilen, epitel koruyucu, memelilerde ve deniz balıklarında vitamin A1, tatlı su balıklarında vitamin A2 formunda olan, organik, etkin ve esansiyel besin maddesi, retinol.
Kediler dışındaki hayvanlarda beta karotenden sentezlenebilen, yalnız hayvansal dokularda bulunan ve palmitat esteri biçiminde karaciğerde depo edilen, görme işlevinin gerçekleşmesinde, epitel dokunun normal gelişmesi, farklılaşması ve mukus salgılamasında, kemik gelişmesinde, büyüme, üreme ve bağışıklık cevaplarının düzenlenmesinde görev alan yağda çözünen vitaminlerden biri, retinol, antikseroftalmik vitamin, antienfeksiyöz vitamin.
(İstatistiksel sınamalar) Tek evrendeğer içeren yalın bir önsavı sınamak için oluşturulan yansız dönüşül bölge.
Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil Türkiyede kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu.
Garanti kaydı taşımayan finansman bonosu. krş. B tipi bono, C tipi bono, E tipi bono, F tipi bono.
Malların, antrepo işleticisinin sorumluluğu altında depolandığı genel antrepo türü.
DNA molekülünde bulunan adenin-timin çiftinin guanin-sitozin çiftine miktar olarak oranının ifadesi.
"A sınıfı, birim dairede analitik ve iki sınırlı fonksiyonun oranı biçiminde gösterilebilen fonksiyonlar sınıfıyla çakışır" önermesi.
Amerikan Deneme ve Gereçler Derneğince (A. S. T. M.) gerçekleştirilmiş, tane büyüklüğü dizininde yer alan tane büyüklüklerinin her biri.
"Asistent Stage Manager" deyiminin ingiliz dilindeki tiyatrolarda kullanılışı. Sahne Yönetmeni yardımcısı. Bu kısaltma birçok ülkenin tiyatrolarında kullanılmaktadır.
1. Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. 2. Laktoz sentetaz enziminin bir parçası. 3. Tek iplikli RNA fajlarındaki bir protein. Olgunlaşma proteini. 4. Tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri.
Tek iplikli RNA fajlarındaki bir protein.
141,5 60°F yoğunluğu = 131,5 formülüne göre Amerikan Petrol Kurumu'nun ham petrolün 1 açıkhava basıncında 60°F sıcaklıktaki yoğunluğunu alarak hesaplayıp ortaya koyduğu ölçü.
(Yun. chroma: renk; soma: vücut) Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, B kromozomunun zıddı ve normalden fazla olan kromozomlar.
Amerikan Demir ve Çelik Kurumu (A. I. S. I) bölümlemesinde, çeliklere bileşimlerine göre verilen sayı.
Amerikan Demir ve Çelik Kurumu (A. I. S. l.)'nun, çeliklerin kimyasal bileşimlerine göre yaptığı bir özel bölümleme.
Mayalarda eşeyli üreme sırasında alfa hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.
anat. Endokrin pankreasta adacığın daha çok çevresinde bulunan, kan şekerini yükselten glukagon salgılayan ve asidofil yapıda alkolde çözülmeyen granüller içeren hücre.
Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kâra iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü.
Sinema Tecimsel sinemada, yapım giderleri, oyuncular, sanat ve emek yönünden ön sırada gelen uzun film.
ünl. Dilek kipinin ikinci teklik ve çokluk şahıslarının çekiminden sonra gelerek anlamı pekiştiren ve güçlendiren bir söz: Azıcık dursana oğlum, dedi -A. Kabaklı. Onu bana getiriversene! -N. Hikmet. Başka gazetelere baksanıza! Onlar da yazıyor. -N. F. Kısakürek. Şimdi de başka çıkmazdayız desenize! -N. Uygur.
bk. DNA tipleri
DNA çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği DNA biçimi.
Sinema İngiliz Denetleme Kurulu'nun, yanlarında velisi bulunmayan 16 yaşından küçüklere gösterilmesini yasakladığı filmlere verdiği belge ("A" = "adult": "yetişkin" kısaltmasıdır).
(Yun. anisos: eşit olmayan; trope: dönüş) Kas tellerinde görülen ve açık renk bantlarla (I bandı) almaşık olarak dizili koyu renkli bantlar olup uç taraflarında ince iplikler ile iç içe bulunan, kalın miyozin ipliklerinin bulunduğu bölgeler. Anizotropik bant.
1. Miyozin filamanının tümünü ve aktin filamanının bir kısmını içeren, iskelet kasının sarkomerinde yerleşik bölge. 2. Kas tellerinde görülen ve açık renk bantlarla almaşık olarak dizili koyu renkli bantlar olup uç taraflarında ince ipliklerle iç içe bulunan, kalın miyozinin bulunduğu bölgeler, anizotropik bant.
Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant.
Sinema Tek sıra delikli filmlerde kullanılan ve duyarkatın içte ya da dışta kalmasına göre iki çeşit olan sarma biçimi.
Sinema Özellikle 16 mm'lik filmlerin dizilemesinde kullanılan ve tek değil çift kangalın kullanılmasına dayanan yöntem.
Sinema A, B basımındakinden daha çapraşık optik etkiler sağlamak amacıyla, iki yerine üç kangala bölünmüş filmin basımı.
Sinema A, B dizilemesiyle hazırlanmış filmin basım yöntemi. (Zincirleme, açılma, kararma, bindirme, yapıştırma gibi işlemler için ayrıca bir eşlem çıkarılmasına, dolayısıyla resim niteliğinin bozulmasına yol açmamak için kullanılır).
(İstatistiksel sınamalar) Doğru olan bir önsavı geri çevirme olasılığı, anlamdaş, birinci tür yanılgı, ay. bk. dönüşül bölge büyüklüğü.
İki üçgenin, köşeleri arasında kurulan birebir bir eşlemede, karşılıklı açıların ölçüleri eşit ise bu üçgenler benzerdir önermesi.
Angstrom, uzunluk birimi, 10-8 cm.
1. Türk alfabesinin ilk sırasında yer alan ve A adı verilen bu harf, ses bilimi bakımından kalın ünlülerin düz ve geniş olanını gösterir. 2. müz. Nota işaretlerini harflerle gösterme yönteminde la sesini bildirir.
ünl. (a:) Şaşma, hatırlama, sevinme, acıma, üzülme, kızma vb. duyguların anlatımına güç kazandıran söz: A, ne güzel! A, sen burada mıydın?
İşte: Leğeni gatur, a bu kızı çimdurah.
1. Ağa. 2. Usta. 3. Efendi. 4. Büyük erkek kardeş, ağabey. 5. Baba: Â bana kitap al!
Tarlası çok olan kimse, ağa.
At
İşte!
Ağa, ağabey, patron
Ağmak
Ak, beyaz
Yunanca yokluk ifade eden ön ek.
Biçimsel mantıkta tümel olumlu önermelerin simgesi. (Ör. "Bütün cisimler yer kaplar.")
Müzik edebiyatında ve dizgelerde LA notasını ifade eden harf.
Ülke, kurum ve yatırım araçlarının yüksek güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşu tarafından verilen not. Anın sayıları arttıkça güvenilirlik derecesi yükselir; işaret değişiklikleri her bir konum için olumlu veya olumsuz gelişmelere işaret eder (AA, AAA, A+, AA- vb).
1. Amper. 2. Anot. 3. Angström. 4. Argon simgesi.
bk. Tümel olumlu önermenin simgesi.
bk. Örgütlenme ve Toplu Sözleşme Hakkı Sözleşmesi
1960ların sonunda yeniden ortaya çıkan döviz darboğazı yüzünden hükümetin aldığı kararla uygulamaya konulan; sıkı para, vergi gelirlerini artırıcı maliye politikası, dışalım güvencelerinin düşürülmesi ve liberalizasyon listelerinin genişletilmesi, dışsatımı özendirmeye yönelik vergi indirimleri ile kredi kolaylıkları ve 1 doları 9 TLden 15 TLye yükselten % 40 oranındaki devalüasyon gibi önlemleri içeren istikrar programı.
Sinema Eni 9,5 mm olan dar film çeşidi. (Özenci sinemasında kullanılan dar filmlerin en eskilerinden biri olan bu film 1922'de Fransa'da piyasaya sürüldü; uzun yıllar, özellikle Avrupa'da çok yaygınlaştıktan sonra yerini yavaş yavaş 8 mm'lik filme bıraktı. Kuşağın tam ortasında, resim aralarındaki tek sıra delikleriyle öbür film çeşitlerinden kolaylıkla ayırt edilebilen 9,5 mm'lik filmlerde 1 ayakta 40 resim, 1 m'de 132 resim yer alır. Çerçevesi 8,5x6,5 mm'dir (seslide 7,1x6,2 mm).
Sinema 1932'de piyasaya sürülen, eni 8 mm olan film çeşidi. (Özenci sinemasının daha önceki yaygın boyu olan 9,5 mm'lik filmin yerini kısa zamanda aldı. 1960'larda eğitim alanında da kullanılmaya başlandı. 1966'ya doğru büyük 8, bu boy filmin en büyük rakibi olarak ortaya çıktı. Büyük 8'den ayırmak için ölçün 8 mm'lik film de denir. 8 mm'lik filmin yalnız bir kenarı boyunca delikler sıralanır; her iki resim arasına bir delik düşer. 1 ayakta 80 resim, 1 m'de 263 resim vardır. Çerçevesi 4,8x3,6 mm'dir. Mıknatıslı ses yolu da katılabilir. Dar filmlerin en ufağıdır).
TV. Electronic Video Recording'te optik ya da elektronik kaynaktan gelen resimlerin, elektronik film saptayıcı yardımıyla üzerine aktarıldığı, özel yapıda, 8,75 mm (yani 35 mm x 1/4) eninde deliksiz film.
Sinema Geniş görüntülük işlemlerinde kullanılan filmlerin en büyük boyu. (Ölçün filmin bir katı enindeki bu filmin iki yanında delikler bulunur. Kenar ile delikler ve delikler ile çerçeve arasındaki genişçe boşluklara mıknatıslı ses yolları girer).
Deride mor ötesi ışınlarının etkisiyle D3 vitaminine dönüşen D3 vitamininin ön maddesi.
Türkiyede dışalıma serbesti getirilmesinin neden olacağı sakıncaları gidermek ve Uluslararası Para Fonuna üye olmadan önce kısıtlanacak olan devalüasyon yetkisini önceden kullanmak amacıyla, döviz sıkıntısı bulunmamasına karşın, 7 Eylül 1946 tarihinde doların resmi fiyatının 127 kuruştan 280 kuruşa çıkarılmasına ilişkin olarak alınan ilk devalüasyon kararı.
Karaciğerde kolesterolden hidroksilasyonla safra asitleri üretiminde ilk ve hız sınırlayıcı reaksiyonu katalize eden mikrozomal enzim.
TV. Uluslararası Radyo Danışma Kurulu'nca (CCIR) Avrupa ülkeleri için saptanan satır ölçünü. (Bu ölçünde her resim 625 satırdan oluşur, saniyede alan sayısı 50'dir).
Pürin antimetabolitleri grubunda bulunan, hücrede DNA ile RNA üretimini bozarak öldürücü etkiye neden olan ve kanser tedavisinde kullanılan bir ilaç.
Karakter, kapasite, kanuni güvence, kapital ve koşullardan oluşan ve kredi değerliliğinin belirlenmesinde kullanılan ölçütler.
Sinema 20th Century Fox yapımevinin 1954'te CinemaScope 55 işlemi için kullandığı 55 mm enindeki negatif film.
TV. ABD'de Federal İletişim Kurulu'nca (FCC) konulan satır ölçünü. (Kuzey Amerika, Japonya ve Filipin'de kullanılan bu ölçünde her resim 525 satırdan oluşur, saniyede alan sayısı 60'tır).
Milletlerarası Ticaret Odası tarafından tahsil belgeleri ile ilgili uluslararası uygulamaları biçimlendirmek ve ortak bir temel oluşturmak amacıyla 1995 yılında yenilenerek yayımlanmış belge.
Milletlerarası Ticaret Odası tarafından akreditiflerle ilgili uluslararası uygulamaları biçimlendirmek ve ortak bir temel oluşturmak amacıyla 1993 yılında yenilenerek yayımlanmış belge.
TV. 5, 7, 10, 12 sayılı olukları kapsayan üçüncü kuşak için hazırlanmış alıcı dalgalığı.
Yüksek oranlı süreğen enflasyonu düşürmek ve iktisadi istikrarı sağlamak amacıyla kamu harcamalarının kontrol altına alınması, kamu gelirlerinin arttırılması ve ücret/maaşların dondurulması gibi önlemler içeren program.
TV. 1936'da İngiltere'de benimsenen satır ölçünü. (Bu ölçünde, her resim 405 satırdan oluşur, saniyede alan sayısı 50'dir. Bu satır ölçünü günümüzde yalnız İngiltere'de, 625 satırın yanı sıra kullanılmaktadır).
Güçlü bir biçimde merkezî sinir sistemini uyaran, d-tübokürarin ve ksilazinin antagonisti, ketaminin ise kısmi antagonisti olarak kullanılan bileşik.
Türkiye ekonomisinde 1950'li yılların ikinci yarısından itibaren enflasyon oranının giderek yükselmesi ve döviz darboğazı yaşanması yüzünden hükümetin 4. Ağustos 1958 tarihinde TLde devalüasyon kararıyla birlikte, TCMB tarafından kamu kesimine verilen kredilerin dondurulması, kamu mal ve hizmetlerinin fiyatlarının yükseltilmesi gibi önlemleri içeren istikrar programı.
Sinema 1889 yılında piyasaya sürülen, daha sonra ölçünleşen ve günümüze değin tecimsel sinemada en çok kullanılan film boyu. (35 mm'lik filmin iki yanında delikler sıralanır. Her resmin yüksekliğine dört delik düşer. 1 ayakta 16 resim, 1 m'de 52,6 resim vardır. Çerçevesi 3:4 oranında 15,60x20,80 mm, 1:1,65 oranında 12,75x21 mm'dir. Saniyede 16 resim (sessiz) ya da 24 resim (sesli) geçecek hızla oynatılır. Optik ya da mıknatıslı ses yoluyla kullanılabilir).
Sinema 35 mm'den daha küçük ya da daha büyük boydaki filmden çıkarılmış 35 mm'lik dağıtım eşlemi.
Kambiyo denetimini tamamen serbestleştirmek ve sermaye hareketleri üzerindeki denetimi kaldırmak üzere 1989 yılında Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu çerçevesinde çıkarılan karar.
Sinema 32 mm genişliğinde bir film çeşidi. (Kendi başına kullanılmayan bu film, işlendikten ve basımdan sonra iki 16 mm'lik ya da dört 8 mm'lik kuşak oluşturacak biçimde delikler taşır).
1973 ve 1978 yıllarında yaşanan petrol krizleri sonucu dış ticaret açıklarının artması, dışalım istemlerinin baskı altına alınması ile birlikte yaşanan maliyet ve fiyat artışlarına bağlı olarak Türk Lirasının yabancı paralar karşısında değerlenmesi, dış ticaret açıklarının daha da büyümesi ve dış ödeme sorununun ağırlaşması üzerine Türk parasının ABD Doları karşısında devalüe edilmesi ve dışsatım tanımının yurt dışında veya yurt içinde döviz kazandırıcı işlemleri kapsayacak biçimde genişletilerek dış satımın düşük faizli dışsatım kredileri, döviz tahsisi, dışsatımda vergi iadesi gibi araçlarla özendirilmesi; dış ticaret sermaye şirketlerinin kurulması, dışalımda miktar kısıtlamalarının kaldırılması; KİT ürünleri fiyatlarının piyasada serbestçe belirlenmesi gibi dış ticarette liberalizasyona geçilmesini, dışsatıma yönelik büyüme stratejisinin benimsenmesini ve piyasa mekanizmasına işlerlik kazandırılmasını hedefleyen ve Uluslararası Para Fonu ile 24 Ocak 1980 tarihinde imzalanan istikrar programı.
TV. 2, 3, 4 sayılı olukları kapsayan birinci kuşak için hazırlanmış alıcı dalgalığı.
Mitokondrilerde elektron taşıma zincirini etkilemeksizin ATP üretimini azaltarak oksidatif fosforilasyon kenetini kıran ve sonuçta açığa çıkan enerjinin vücut ısısının artışında kullanılması ile vücut sıcaklığının aşırı yükselmesine bağlı olarak canlıda ölüme neden olan ve günümüzde özellikle yabani ot mücadelesinde kullanılan çok zehirli bir bileşik, DNP.
Formülü C6H2Cl3OH, yoğunluğu 1,675 g/mL, e.n. 61 °C, k.n. 248 °C olan aseton , alkol ve eterde çözünen, kuvvetli fenolik kokulu sarı kristaller halinde bulunan, tahriş edici bir madde.
Ulaştırma, tarım, enerji gibi altyapı yatırımlarına ve kırsal kesime öncelik verilmesini, madencilik, enerji, demir-çelik ve demiryolları dışında kalan devlete ait iktisadi girişimlerin zamanla özelleştirilmesini öngören, resmen uygulanmamakla birlikte devletçi korumacı sanayileşme anlayışı yerine özel kesime öncelik veren ve büyük ölçüde dış finansmana dayanan ve komisyon başkanı Vaner’in adıyla Vaner planı olarak da anılan plan.
Sinema Açı-karşı açı ya da uç çekimlerinde, çekim değişirken, alıcının iki konu arasından geçtiği varsayılan çizginin öte yanına atlamaması, alıcının her vakit, çizginin bir yanındaki 180°lik açı içinde kalması kuralı. (Bu kurala uyulmadığı vakit ortaya bir uyuşumsuzluk çıkar, bir çekimde çerçevenin bir yanında görünen konu, öbür çekimde çerçevenin karşı yanına geçmiş görünür).
Sinema 35 mm'lik filmin ortadan, uzunlamasına bölünmesiyle elde edilen dar film çeşidi.
Sinema 1923'te piyasaya sürülen ve eni 16 mm olan film çeşidi. (Başlangıçta özenciler için hazırlanan bu film, sonradan tecimsel sinemada da kullanılmağa başlandı. Günümüzde belgesel filmde, eğitim, araştırma, işleyim alanında, 35 mm'lik filmlerin küçültülmüş eşlemlerinde ve televizyonda en çok kullanılan dar film boyudur. 16 mm'lik filmde 1 ayakta 40 resim, 1 m'de 131,5 resim vardır. Çerçevesi 10,36x7,5 mm'dir. Sessizlerde çift sıra delik, seslilerinde tek sıra delik bulunur. Her komşu resim arasına bir delik rastlar. Saniyede 16 resim (sessiz) ya da 24 resim (sesli) geçecek hızla çevrilir ve oynatılır. Optik ya da mıknatıslı ses yoluyla kullanılabilir).
Sinema 16 mm'den daha büyük ya da daha küçük bir boydaki filmden çıkarılmış 16 mm'lik dağıtım eşlemi.
Formülü C10H7Cl olan kristallerin kırılma indisi tayininde daldırma ortamı olarak kullanılan yağımsı bir sıvı. Ayrıca sıvı ve katı yağlar için ve DDT için çözücü olarak kullanılır.
Yasasına göre bağımlı bulundukları vergi örgütlerine kazançlarını bildirmekle yükümlü bulunanlardan aile durumlarına göre kesilecek yıllık vergileri gösteren çizelge.